TÜRKİYE BİYOKAÇAKÇILIĞIN HEDEFİNDE

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Biyolojik Çeşitlilik Dairesi Başkanlığı Biyoteknoloji Şube Müdürü Hüsniye Kılıçaslan, Türkiye'nin biyokaçakçıların hedefinde olduğunu, 2014 yılında 52 kaçakçılık vakasının tespit edildiğini açıkladı.

Bitki ve hayvan türlerinin kaçakçılığının biyolojik çeşitliliğin azalmasına ve ülke ekonomisine zarara yolaçtığını belirten Kılıçarslan, özellikle 2020 yılında biyoteknoloji sektörünün 2 trilyon Euro'luk pazar olacağını, bu nedenle Türkiye'nin biyokaçakçılıkla mücadeleyi arttırdığını söyledi.

Anadolu'dan kaçırılan bitki ve hayvan türleri nedeniyle biyolojik çeşitliliğin azalması tehlikesi ve ekonomik kayıplarla karşı karşıya kalan Türkiye'de biyokaçakçılıkla mücadele arttı. Böcek, kelebek ve bitki tohumlarının son yıllarda kaçakçılığının arttığına dikkat çeken Orman ve Su İşleri Bakanlığı, düzenlediği Biyokaçakçıkla Mücadele Çalıştayı'nda hem ilgili kurumlarla işbirliği, hem de bilgi ve bilinç düzeyini arttırmayı amaçladı, vatandaşı uyardı.

Orman ve Su işleri Bakanlığı İzmir Müdürlüğü'nün düzenlediği, 'Biyokaçakçılıkla Mücadele Çalıştayı' Tepekule Kongre Merkezi'nde yapıldı. İnsan, tarihi eser ve uyuşturucu kaçakçılığından sonra en çok yapılan kaçakçılık türlerinden biri olan biyokaçakçılıkla mücadele masaya yatırıldı. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Biyolojik Çeşitlilik Dairesi Başkanlığı Biyoteknoloji Şube Müdürü Hüsniye Kılıçaslan, uluslararası sözleşmelerle ülkelerin sınırları içinde bulunan biyolojik genetik kaynakların o ülkelerin tasarrufu altında olduğunu söyledi. Türkiye'de 2013 yılında 49, 2014 yılında ise 52 biyokaçakçılık olayının tespit edildiğine dikkat çeken Kılıçarslan, "Türkiye, biyolojik çeşitliğinin her seviyesinde zengin, farklı ekosistemlere sahip, çok sayıda türü barındırıdığı için hedef durumda. İki önemli genetik merkezin kesişme noktasına bulunan Türkiye özellikle insanları beslenmesi için önemli çok sayıda gıda ve besinin anavatanıdır" dedi.

Biyokaçakçılığın zararlarının biyolojik birey sayısında azalma, tür kaybı, ekosistemin olumsuz etkilenmesi ve dengenin bozulması olacağını belirten Kılıçarslan, "Özellikle akademisyenlerin belli türün popülasyonun yönelik toplama yaptıkları için doğadaki son örnekleri kaybedeliyorsunuz. Türkiye'de bu yıl içinde iki haftada 6 bin kelebek toplayan yabancı yakalandı. Bu durum tozlanmayı engelledi. Zincirleme olarak biyolojik çeşitlilik etkilendi. Ülkeye ekonomik kaybı da var. Canlı toplamalarda genetik kaynaklar üzerinde sınai, fikri mülkiyet, patent hakkı elde ediliyor. Ülkemiz bu kaynak üzerindeki hakları yitirmiş oluyor" dedi.

BİYOTEKNOLOJİ PAZARI 2020'DE 2 TRİLYON EURO OLACAK

Biyokaçıkçılıkta, biyoteknolojide kullanılacak kaynakları olan soğanlı bitkeler, kültür bitkileri, sürüngenler, kelebekler, böcekler, yerli hayvan ırkları, mikroorganizmaların öncelikle seçildiğine dikkat çeken Kılıçarslan, gıda, tarım, tıp,ilaç, çevre, kimya, madencilik ve enerji sektörlerinde kullanıldıklarını söyledi. Küresel biyoteknoloji pazarının son beş yılda yüzde 11 büyüdüğünü belirten Kılıçarslan, "2020 yılında pazar 2 trilyon Euro olacak" dedi.

BÖCEK KAÇAKÇILIĞI ARTTI

Kılıçarslan, Türkiye'den hemen her bölgede biyokaçakçıların ilgisini çekecek türlerin olduğunu söyledi. Son yıllarda böceklerin kaçırıldığını belirten Kılıçarslan, "Türkiye'de isim verilmiş 20 bin böcek türü var. Kaçırılması çok kolay. Küçük bir tüpün içinde bile götürebiliyorlar. Tıp ve savunma sanayi sektörlerinde kullanılıyor. Bu nedenle böceklere ilgi çok. Gümrük'te tespiti zor. ya arazide tespit edilecek veya ihbar edilirse yakalabilir. Biyokaçakçılığın altı aydan iki yıla kadar hapis cezası var, ayrıca çevre tahribatı nedeniyle 2014 yılında 35 bin 193 TL para cezası kesilebiliyor. Arazide yabancı kişilerin böyle toplama yaptığı görüldüğünde önce izin belgeleri sorulmalıdır. Eğer araştırma yapıyorlarsa ayrıca bir Türk üniversitesinde akademisyenlerin refakat etmeleri gerekir. Bunlar yoksa ihlal vardır. Halkın ihbar etmesi, kaçakçılığın önlenmesi için önemli. Bu nedenle bilinçlendirme yapıyoruz" dedi.

Çalıştay'ın açılışında konuşan Bakanlık 4'üncü Bölge Müdürü Rahmi Bayrak, Türkiye'nin biyoçeşitlilik olarak çon zengin olduğunu, biyokaçakçılığa karşı daha dikkatli olmaları gerektiğini sölyedi. Kaçakçılığın bilimsel araştırma, ticari ve koleksiyon amaçlı yapıldığını, bununla mücadelenin yıllardır sürdüğünü, ancak hem görevlilerde hem de vatandaşlara farkındalık yaratmak için çalıştay düzenlediklerini belirten Bayrak, çevrelerinde bitki, tohum, böcek, kelebek başta olmak üzere hayvan kaçakçılığı yaptıklarına şüphelendikleri yabancı kişileri kolluk kuvvetlerine bildirmeleri çağrısı yaptı.

Çalıştay'da uzmanlar, 'Sürüngenlerin ve amfibilerin biyokaçakçılığı', 'Biyokaçakçılıkla ilgili ulusal ve uluslararası mevzuatlar', 'Türkiye'nin tarımsal biyoçeşitliliği ve tohum gen kaynakları', 'İzmir endemik türleri ve biyokaçakçılık' konusunda sunumlar yaptı.

Son Dakika
  • Site Yorumlarý
  • Facebook Yorumlarý Facebook Yorumlarý
Yeni yorum yaz
Henüz bir yorum yazýlmadý. Ýlk yazan siz olabilirsiniz.